İstanbul’un yıllık ortalama sıcaklığı 15,3°C’dir. En sıcak aylar Temmuz (24,6°C) ve Ağustos (24,7°C), en soğuk aylar ise Ocak (6,7°C) ve Şubat (6,9°C) olarak kaydedilmiştir. Yaz aylarında en yüksek sıcaklıklar 29,6°C’ye ulaşırken, kışın en düşük sıcaklıklar 4,2°C seviyesindedir. Yıllık ortalama güneşlenme süresi 5 saat/gün olup, en güneşli ay Ağustos (8,6 saat), en az güneşli ay Şubat’tır (1,5 saat). Yağışlı gün sayısı yıllık ortalama 116,5 gün, toplam yağış miktarı ise 662,5 mm’dir. En fazla yağış Aralık’ta (98,6 mm), en az yağış Temmuz’da (22,2 mm) görülmektedir. Aşırı sıcaklıklar açısından, Ağustos ayında en yüksek sıcaklık 40,6°C, Şubat ayında ise en düşük sıcaklık -9,0°C ölçülmüştür. Bu durum, İstanbul’un yazlarının sıcak ve kurak, kışlarının ise serin ve yağışlı geçtiğini göstermektedir. Gelecekte, küresel ısınmanın etkisiyle yaz aylarında aşırı sıcaklıkların artması, yağışların düzensizleşmesi ve kuraklık riskinin yükselmesi beklenmektedir. Bu değişimler, şehirde yaşam koşullarını ve iklim dengesini etkileyebilir
2024 yılı Aralık ayı sıcaklıkları, Türkiye genelinde 1991-2020 uzun yıllar sıcaklık ortalamalarının üzerinde seyretmiştir. Marmara, Ege, Akdeniz, İç Anadolu, Karadeniz, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin tamamında sıcaklık artışları gözlemlenmiştir. Marmara Bölgesi’nde sıcaklık ortalaması 7,0°C’den 9,2°C’ye yükselerek 2,2°C’lik bir artış göstermiştir. Benzer şekilde, Ege Bölgesi’nde 7,9°C olan uzun yıllar ortalaması 9,7°C’ye çıkarak 1,8°C’lik bir artış kaydedilmiştir. Akdeniz Bölgesi’nde ise sıcaklık artışı daha sınırlı olup, ortalama 9,1°C’den 10,3°C’ye yükselmiştir. İç Anadolu Bölgesi’nde uzun yıllar ortalaması 3,0°C iken 2024 yılı Aralık ayında 4,8°C olarak ölçülmüş, 1,8°C’lik bir artış yaşanmıştır. Karadeniz Bölgesi’nde ise 4,8°C olan ortalama sıcaklık 6,1°C’ye yükselmiş ve 1,3°C’lik bir artış kaydedilmiştir. Doğu Anadolu Bölgesi’nde sıcaklık artışı daha sınırlı olmuş, -1,6°C olan uzun yıllar ortalaması -1,0°C’ye yükselmiştir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ise 6,4°C olan sıcaklık ortalaması 7,0°C’ye çıkarak 0,6°C’lik bir artış yaşanmıştır. Türkiye genelinde uzun yıllar ortalaması 4,8°C iken 2024 yılı Aralık ayında bu değer 6,1°C olarak ölçülmüştür. Bu, genel olarak 1,3°C’lik bir sıcaklık artışı anlamına gelmektedir. Bu veriler, Türkiye’de kış aylarının daha ılıman geçtiğini göstermektedir. Sıcaklık artışları, küresel ısınmanın etkileriyle ilişkilendirilebilir ve tarım, su kaynakları, enerji tüketimi gibi alanlarda çeşitli etkiler yaratabilir. Özellikle kış aylarının daha sıcak geçmesi, iklim değişikliğinin belirgin bir sonucu olarak değerlendirilebilir.
2024 Aralık ayı ortalama sıcaklık anomalileri haritası, Türkiye’nin 1991-2020 dönemi mevsim normallerine göre sıcaklık farklılıklarını ortaya koymaktadır. Haritada, Türkiye’nin büyük bir kısmında, özellikle Karadeniz, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve İç Anadolu’nun merkezi ile doğu kesimlerinde sıcaklıkların mevsim normallerine uygun olduğu görülmektedir. Ancak Marmara, Ege, Akdeniz Bölgeleri ile İç Anadolu’nun bazı batı ve güney kesimlerinde sıcaklıkların normallerin üzerinde olduğu dikkat çekmektedir. İzmir, Aydın, Manisa, Denizli, Isparta ve Burdur gibi batı illeri ile Marmara’nın kuzeybatısındaki Kırklareli, Tekirdağ, Balıkesir ve Bursa çevresinde sıcaklık artışları belirgin hale gelmiştir. Sıcaklık anomalilerinin nedenleri arasında küresel ısınmanın etkileri öne çıkarken, bölgesel atmosferik basınç sistemleri, rüzgâr akımları ve nem oranındaki değişimler de bu durumu tetiklemiş olabilir. Ayrıca, sanayileşme, yoğun şehirleşme ve fosil yakıt tüketimi gibi insan kaynaklı faaliyetler, sıcaklık artışlarını artıran diğer önemli faktörler olarak değerlendirilmektedir. Bu sıcaklık artışlarının çeşitli etkileri olacağı öngörülmektedir. Batı bölgelerindeki sıcaklık artışları, tarım faaliyetlerini ve su kaynaklarını olumsuz etkileyebilirken, kuraklık riskini artırabilir. Kentsel alanlarda artan enerji tüketimi, altyapı üzerinde baskı yaratabilir ve iklim değişikliğinin etkilerini daha belirgin hale getirebilir. Ayrıca, bölgedeki ekosistemlerin sıcaklık değişimlerine karşı hassasiyet göstermesi, biyolojik çeşitlilik üzerinde olumsuz sonuçlar doğurabilir. Genel olarak harita, Türkiye’nin batı kesimlerinde sıcaklık artışlarının belirginleştiğini ve iklim değişikliğinin bölgesel etkilerini açıkça ortaya koymaktadır. Doğu ve iç bölgelerde sıcaklıkların daha stabil seyretmesi, bu bölgelerde doğal iklim dengelerinin büyük ölçüde korunduğunu göstermektedir. Ancak genel eğilimler, iklim değişikliğiyle mücadelede daha etkin önlemler alınması gerektiğine işaret etmektedir.